Milli Eğitim Bakanı Özer, bakanlıkta basın mensuplarıyla bir ortaya gelerek, geçen hafta New York’ta gerçekleştirilen Birleşmiş Milletler (BM) 77’nci Genel Konseyi Eğitimin Dönüştürülmesi Zirvesi’ni kıymetlendirdi. Özer, “Eğitimi dönüştürme tepesinde ön plana çıkan ana tema öğretmenlerin mesleksel gelişmenindeki yeni marifetlerin ortaya çıkması, bilhassa COVID-19 salgınındaki kayıpların giderilmesi, öğretmen ve öğrencilere yönelik dijital maharetlerin dönüştürülmesi, beraberinde öğretmen ve eğitim sistemlerinde bilhassa etrafa hassas eğitimin dizaynıyla ilgili yeni açılımlar olarak ön plana çıktı. Bizler de Türkiye’nin bilhassa son 20 yıldaki gelişmenini eğitimin kitleselleşmesi, evrenselleşmesi istikametindeki almış olduğumuz aralıkları ve bilhassa eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesiyle ilgili atılan adımları paylaşma imkanımız oldu. BM zirvesinde eğitimin dönüştürülmesiyle ilgili zikredilen konulardan Türkiye’nin adım atmadığı hiç bir bahsin olmadığı, öğretmenlerin mesleksel gelişmeninden eğitimdeki dijital platformların oluşturulmasına, etrafa hassas eğitim sisteminin oluşturulmasına kadar ve bilhassa eğitimde fırsat eşitliğiyle ilgili her alanda Türkiye’nin aslında BM’de temsil eden tüm ülkelerin tekliflerinden çok daha ileri noktalarda adımlar attığını görmekten de büyük memnunluk duyduk” diye konuştu.
ÇOĞU ÜLKEDEN ÇOK DAHA İLERİ SEVİYEDEYİZ
BM Eğitimin Dönüştürülmesi Tepesi kapsamında yaptığı konuşmadan 1 gün daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da BM’ye hitap ettiğini anımsatan Bakan Özer, “Cumhurbaşkanı’mız, Eğitimin Dönüştürülmesi Zirvesi’nde Türkiye’de eğitimde son 20 yılda atılan adımlar ve bilhassa ülkemizin en kalıcı sermayesi olan beşeri sermayesinin güçlendirilmesi ve eğitimle buluşmasıyla ilgili ve en kıymetlisi bu kitleselleşme evresindeki eğitimdeki toplumsal siyasetler, kurallı eğitim yardımından burs yardımlarına kadar fiyatsız kitaplardan yardımcı kaynaklara kadar atılan tüm adımları tüm ülkelerle paylaştı. 19 milyon öğrenci ve 1,2 milyon öğretmenin yer aldığı bir eğitim sistemine sahibiz. Ölçeğimize bakılırsa hakikaten birçok ülkeden çok daha ileri düzeyde iyileştirmeler gerçekleştiren ve geliştirme alanlarını hakikat bir biçimde tespit edip, o alanlarda epey kıymetli projeleri uygulamaya sokan bir ülke olarak da orada kendimizi görmekten büyük memnunluk duyduk” dedi.
ÖĞRETMEN BAŞINA MESLEKİ GELİŞİM EĞİTİM GAYESİ AŞILDI
Bakan Özer, 2020 yılında öğretmen başına düşen mesleksel ve şahsi gelişim eğitimlerinin 44 saat olduğunu, yapılan güzelleştirmelerle 94 saate çıkarıldığını kaydederek, “2022 yılında öğretmen başına düşen mesleksel gelişim eğitimi saatini 120 saate ulaştırmayı kendimize maksat olarak koymuştuk. Bugün itibarıyla 1,2 milyon öğretmenimizin 192 saatlik bir eğitimi tamamladığını açıklamaktan da büyük memnunluk duyuyorum. Yani biz 2022 yılında gaye olarak koymuş olduğumuz eğitim saatini epeyce oldukca aşmışız ve muhtemelen 2022 yılının sonuna kadar 250 saatlik bir eğitimi tüm öğretmenlerimize ulaştırmış bulunacağız. Değerli bir açılımı biz bu doruğa katılmadan evvel de epeyce süratli bir biçimde yürürlüğe koymuş bulunuyoruz. Eğitim sistemimizde öğretmenlerimizi ne kadar güçlendirebilirsek sistemimizin kalitesi o kadar artacak ve bilhassa okullar ortası imkan farkının azaltılmasında ve eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesinde epey değerli bir adımı atmış olacağız” diye konuştu.
Bakan Özer, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin son 20 yılda eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmeyle ilgili atmış olduğu adımların büyük kısmının öbür ülkelerde çabucak hemen hayata geçmediğini gördüğünü belirtti. Özer, 20 yıldır ders kitaplarının ve artık bu yıldan itibaren yardımcı kaynakların öğrencilere fiyatsız ulaştırıldığını hatırlatarak, 153 milyon ders kitabı ve 136 milyon yardımcı kaynağın öğrencilere ulaştırıldığını, 1,5 milyon öğrencinin fiyatsız olarak yemek takviyesi, burs takviyelerinin verildiğini, pansiyonlar, koşullu eğitim yardımları ve taşıma sistemi ile toplumsal devlet olmanın ön planda olduğu sistemin oluşturulduğunu kaydetti.
BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM ÖN PLANA ÇIKACAK
Bakan Özer, Eğitim Bilişim Ağı, Öğretmen Bilişim Ağı ile Matematik Dijital Platformu üzere fazlaca sayıda platformlarla desteklenen eğitim sistemine sahip olmaktan büyük memnunluk duyduklarını söylemiş oldu. Özer, yakın vakitte, birinci sefer öğrenci ve öğretmen takviye sistemini kamuoyuna açıklayacaklarını aktararak, “Yani daha evvelinde nasıl yardımcı kaynakları öğrencilerimize ulaştırmışsak, bu yeni sistemde de öğrenciler kendi şahsi teşebbüslerini, ferdi eğitim kapsamında daima izleyebilme imkanına sahip olabilecekler. Eksikliklerini dijital platform içerisinde de giderebilme, farklı ünitelerle destekleyebilme, farklı sorun sistemleriyle destekleme imkanına sahip olacaklar. Kişiselleştirilmiş eğitim ön plana çıkacak” dedi.
HER ÖĞRENCİ KENDİ DÜZEYİNE NAZARAN DESTEKLENECEK
bununla birlikte öğretmenlerin de öğrencilerin kişiselleştirilmiş eğitim kapsamındaki şahsi gelişimlerini izleyebilme imkanına sahip olacaklarını kaydeden Özer, şöyleki konuştu:
“Şu anda biz tüm öğrencilere birebir yardımcı kaynakları gönderiyoruz. Aslında her öğrencinin bulunmuş olduğu düzey ve kazanımlarla münasebeti farklı bulunmasına karşın birebir kaynaklardan besleniyor. Bu dijital platformla birinci defa herkes kendi düzeyine göre farklı yardımcı kaynaklarla desteklenebilme imkanına sahip olacak. Öğretmenler de sınıflarında bulunan tüm öğrencilerin teşebbüslerini, hangi yardımcı kaynaklardan yararlandıklarını ve orada almış oldukları aralıkları hayli rahat bir biçimde izleyebilme imkanına sahip olacaklar. Buradaki asıl gayemiz, birinci planda bu öğrenci ve öğretmen takviye sistemini destekleme yetiştirme kurslarında kullanmak. Bildiğiniz üzere destekleme yetiştirme kursları öğrencileri, bireysel olarak eksik kaldığı derslerden telafi imkanını sağlayan bir sisteme sahip ve senelerdan beri başarılı bir biçimde uygulanıyor. Burada asıl olan şey, öğrencinin yetiştirme destekleme kurslarındaki düzeyiyle çıktığı andaki düzeyi içindeki farkın ne kadar olduğunu ölçümleyebilmek. İşte bu yeni sistem de buna imkan verecek. Destekleme yetiştirme kurslarında, öğrencilerin başlangıçtaki ve her aydaki gelişimlerini izleyebilme, destekleme ve yeni tekliflerle öğrencileri epey daha fazla kazanımlarla donatılmış bir biçimde yetiştirebilme imkanına kavuşulmuş olacak.”
Bakan Özer, ayrıyeten Milli Eğitim Bakanlığı’nca yapılan İlköğretim ve Ortaöğretim Kurumları Bursluluk İmtihanı sonuçlarının da belirtildiğını duyurdu. Özer, 70 bin öğrencinin imtihanda başarılı olup burs almaya hak kazandığını lisana getirerek, “Aylık burs fiyatı temmuz- aralık devri için 663 TL olarak belirlendi” dedi.
ÇOĞU ÜLKEDEN ÇOK DAHA İLERİ SEVİYEDEYİZ
BM Eğitimin Dönüştürülmesi Tepesi kapsamında yaptığı konuşmadan 1 gün daha sonra Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın da BM’ye hitap ettiğini anımsatan Bakan Özer, “Cumhurbaşkanı’mız, Eğitimin Dönüştürülmesi Zirvesi’nde Türkiye’de eğitimde son 20 yılda atılan adımlar ve bilhassa ülkemizin en kalıcı sermayesi olan beşeri sermayesinin güçlendirilmesi ve eğitimle buluşmasıyla ilgili ve en kıymetlisi bu kitleselleşme evresindeki eğitimdeki toplumsal siyasetler, kurallı eğitim yardımından burs yardımlarına kadar fiyatsız kitaplardan yardımcı kaynaklara kadar atılan tüm adımları tüm ülkelerle paylaştı. 19 milyon öğrenci ve 1,2 milyon öğretmenin yer aldığı bir eğitim sistemine sahibiz. Ölçeğimize bakılırsa hakikaten birçok ülkeden çok daha ileri düzeyde iyileştirmeler gerçekleştiren ve geliştirme alanlarını hakikat bir biçimde tespit edip, o alanlarda epey kıymetli projeleri uygulamaya sokan bir ülke olarak da orada kendimizi görmekten büyük memnunluk duyduk” dedi.
ÖĞRETMEN BAŞINA MESLEKİ GELİŞİM EĞİTİM GAYESİ AŞILDI
Bakan Özer, 2020 yılında öğretmen başına düşen mesleksel ve şahsi gelişim eğitimlerinin 44 saat olduğunu, yapılan güzelleştirmelerle 94 saate çıkarıldığını kaydederek, “2022 yılında öğretmen başına düşen mesleksel gelişim eğitimi saatini 120 saate ulaştırmayı kendimize maksat olarak koymuştuk. Bugün itibarıyla 1,2 milyon öğretmenimizin 192 saatlik bir eğitimi tamamladığını açıklamaktan da büyük memnunluk duyuyorum. Yani biz 2022 yılında gaye olarak koymuş olduğumuz eğitim saatini epeyce oldukca aşmışız ve muhtemelen 2022 yılının sonuna kadar 250 saatlik bir eğitimi tüm öğretmenlerimize ulaştırmış bulunacağız. Değerli bir açılımı biz bu doruğa katılmadan evvel de epeyce süratli bir biçimde yürürlüğe koymuş bulunuyoruz. Eğitim sistemimizde öğretmenlerimizi ne kadar güçlendirebilirsek sistemimizin kalitesi o kadar artacak ve bilhassa okullar ortası imkan farkının azaltılmasında ve eğitimde fırsat eşitliğinin güçlendirilmesinde epey değerli bir adımı atmış olacağız” diye konuştu.
Bakan Özer, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin son 20 yılda eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmeyle ilgili atmış olduğu adımların büyük kısmının öbür ülkelerde çabucak hemen hayata geçmediğini gördüğünü belirtti. Özer, 20 yıldır ders kitaplarının ve artık bu yıldan itibaren yardımcı kaynakların öğrencilere fiyatsız ulaştırıldığını hatırlatarak, 153 milyon ders kitabı ve 136 milyon yardımcı kaynağın öğrencilere ulaştırıldığını, 1,5 milyon öğrencinin fiyatsız olarak yemek takviyesi, burs takviyelerinin verildiğini, pansiyonlar, koşullu eğitim yardımları ve taşıma sistemi ile toplumsal devlet olmanın ön planda olduğu sistemin oluşturulduğunu kaydetti.
BİREYSELLEŞTİRİLMİŞ EĞİTİM ÖN PLANA ÇIKACAK
Bakan Özer, Eğitim Bilişim Ağı, Öğretmen Bilişim Ağı ile Matematik Dijital Platformu üzere fazlaca sayıda platformlarla desteklenen eğitim sistemine sahip olmaktan büyük memnunluk duyduklarını söylemiş oldu. Özer, yakın vakitte, birinci sefer öğrenci ve öğretmen takviye sistemini kamuoyuna açıklayacaklarını aktararak, “Yani daha evvelinde nasıl yardımcı kaynakları öğrencilerimize ulaştırmışsak, bu yeni sistemde de öğrenciler kendi şahsi teşebbüslerini, ferdi eğitim kapsamında daima izleyebilme imkanına sahip olabilecekler. Eksikliklerini dijital platform içerisinde de giderebilme, farklı ünitelerle destekleyebilme, farklı sorun sistemleriyle destekleme imkanına sahip olacaklar. Kişiselleştirilmiş eğitim ön plana çıkacak” dedi.
HER ÖĞRENCİ KENDİ DÜZEYİNE NAZARAN DESTEKLENECEK
bununla birlikte öğretmenlerin de öğrencilerin kişiselleştirilmiş eğitim kapsamındaki şahsi gelişimlerini izleyebilme imkanına sahip olacaklarını kaydeden Özer, şöyleki konuştu:
“Şu anda biz tüm öğrencilere birebir yardımcı kaynakları gönderiyoruz. Aslında her öğrencinin bulunmuş olduğu düzey ve kazanımlarla münasebeti farklı bulunmasına karşın birebir kaynaklardan besleniyor. Bu dijital platformla birinci defa herkes kendi düzeyine göre farklı yardımcı kaynaklarla desteklenebilme imkanına sahip olacak. Öğretmenler de sınıflarında bulunan tüm öğrencilerin teşebbüslerini, hangi yardımcı kaynaklardan yararlandıklarını ve orada almış oldukları aralıkları hayli rahat bir biçimde izleyebilme imkanına sahip olacaklar. Buradaki asıl gayemiz, birinci planda bu öğrenci ve öğretmen takviye sistemini destekleme yetiştirme kurslarında kullanmak. Bildiğiniz üzere destekleme yetiştirme kursları öğrencileri, bireysel olarak eksik kaldığı derslerden telafi imkanını sağlayan bir sisteme sahip ve senelerdan beri başarılı bir biçimde uygulanıyor. Burada asıl olan şey, öğrencinin yetiştirme destekleme kurslarındaki düzeyiyle çıktığı andaki düzeyi içindeki farkın ne kadar olduğunu ölçümleyebilmek. İşte bu yeni sistem de buna imkan verecek. Destekleme yetiştirme kurslarında, öğrencilerin başlangıçtaki ve her aydaki gelişimlerini izleyebilme, destekleme ve yeni tekliflerle öğrencileri epey daha fazla kazanımlarla donatılmış bir biçimde yetiştirebilme imkanına kavuşulmuş olacak.”
Bakan Özer, ayrıyeten Milli Eğitim Bakanlığı’nca yapılan İlköğretim ve Ortaöğretim Kurumları Bursluluk İmtihanı sonuçlarının da belirtildiğını duyurdu. Özer, 70 bin öğrencinin imtihanda başarılı olup burs almaya hak kazandığını lisana getirerek, “Aylık burs fiyatı temmuz- aralık devri için 663 TL olarak belirlendi” dedi.